1913
* Niels Bohr atomun yapısını
açıklığa kavuşturdu ve bunu anlattığı
ünlü makalesini yayımladı. Bohr'un
atom modeli, özellikle hidrojen
atomunun yapısını belirleyen
modeli, önceki klasik modellerden
köklü biçimde farklıydı. Bu model,
kuantum modelini hesaba
katan ilk modeldi ve
tümüyle kuantum
mekaniğine
dayanan
modellerin
öncüsüydü.
1912
1911
* Norveç'li kâşif
Roald
Amundsen, 14
Aralık 1911
günü kendisine eşlik eden 4 kişi ve
54 köpekle güney kutbuna ulaştı.
* Süperiletkenler keşfedildi. Hollandalı fizikçi Heike Kamerlingh Onnes, belirli şartlarda cıvanın süperiletken olduğunu buldu. Sonradan iki düzineden fazla elementin ve binlerce metal alaşımının da süperiletken olabileceği bulundu.
* Ernest Rutherford, atom modelini geliştirdi. Alfa parçacıklarının ince metal levhalardan geçişini inceleyen Rutherfort, alfa parçacığı artı yüklü olduğundan levhadan geçişi sırasında metal atomlarındaki artı yüklerin itici etkisiyle sapmaya uğrayacağını ama parçacığın kütlesi çok büyük olduğu için sapmanın küçük olacağını düşünüyordu. Yapılan deneylerde alfa parçacıklarının gerçekten de genel olarak küçük sapmalar gösterdiği fakat büyük açılarda sapan parçaların da bulunduğu, hatta bazen bir parçacığın yönünü değiştirip geri döndüğü gözlendi. Bu durum o günlerde geçerli olan atom modeline uymuyordu. Böylesine büyük kütleli alfa parçacığını bu denli saptırabilmesi için atomdaki bütün artı yüklerin ve kütlenin çok küçük bir hacimde yoğunlaşmış olması gerekiyordu.. Rutherford, bu fikirden yola çıkarak geliştirdiği atom modelinde atomun, çok küçük hacimli, yoğun ve artı yüklü bir çekirdek ile bunun çevresinde dönen küçük kütleli ve eksi yüklerden oluştuğunu ortaya koydu.
* Polonyalı kimyager Casimir Funk, parlatılmamış pirinçte bulunan ve beriberiyi önleyen maddenin bir tür amin olduğunu belirleyerek buna vitamin adının verilmesini önerdi. Bütün vitaminlerin yapısının birbirine benzediği düşünüldüğünden bu terim kısaca bütün yardımcı maddeler için kullanıldı.
* Süperiletkenler keşfedildi. Hollandalı fizikçi Heike Kamerlingh Onnes, belirli şartlarda cıvanın süperiletken olduğunu buldu. Sonradan iki düzineden fazla elementin ve binlerce metal alaşımının da süperiletken olabileceği bulundu.
* Ernest Rutherford, atom modelini geliştirdi. Alfa parçacıklarının ince metal levhalardan geçişini inceleyen Rutherfort, alfa parçacığı artı yüklü olduğundan levhadan geçişi sırasında metal atomlarındaki artı yüklerin itici etkisiyle sapmaya uğrayacağını ama parçacığın kütlesi çok büyük olduğu için sapmanın küçük olacağını düşünüyordu. Yapılan deneylerde alfa parçacıklarının gerçekten de genel olarak küçük sapmalar gösterdiği fakat büyük açılarda sapan parçaların da bulunduğu, hatta bazen bir parçacığın yönünü değiştirip geri döndüğü gözlendi. Bu durum o günlerde geçerli olan atom modeline uymuyordu. Böylesine büyük kütleli alfa parçacığını bu denli saptırabilmesi için atomdaki bütün artı yüklerin ve kütlenin çok küçük bir hacimde yoğunlaşmış olması gerekiyordu.. Rutherford, bu fikirden yola çıkarak geliştirdiği atom modelinde atomun, çok küçük hacimli, yoğun ve artı yüklü bir çekirdek ile bunun çevresinde dönen küçük kütleli ve eksi yüklerden oluştuğunu ortaya koydu.
* Polonyalı kimyager Casimir Funk, parlatılmamış pirinçte bulunan ve beriberiyi önleyen maddenin bir tür amin olduğunu belirleyerek buna vitamin adının verilmesini önerdi. Bütün vitaminlerin yapısının birbirine benzediği düşünüldüğünden bu terim kısaca bütün yardımcı maddeler için kullanıldı.
1909
* Leo Hendrik Baekeland
bakaliti buldu. Baekeland
1905'te doğal bir reçine olan
gomalakın yerini tutabilecek bir
maddeyi sentez yoluyla
üretebilmek için araştırmalara
başladı. Araştırmaları formaldehit
ile fenolün yüksek sıcaklık ve
basınç altında yoğunlaşma ürünü
olan ve ısıtıldığında
yumuşamayan plastik
maddelerin ilk
örneği olarak çığır
açan bakaliti
bulmasıyla
sonuçlandı.
1908
* Jean Perrin sıvı içinde
asılı halde bulunan çok küçük
parçacıkların Brown
hareketlerini inceleyerek
maddenin atomlardan
oluştuğunu kanıtladı.
* Hans Geiger ilk radyasyon dedektörünü, bugün kullandığımız adıyla Geiger sayacını, yaptı. Manchester Üniversitesi'nde Ernest Rutherford'un yardımcılığını yapan Geiger, yaptığı deneylerle Rutherford'un çekirdeğin atomun merkezinde çok küçük bir yer kapladığını anlamasına yardımcı olmuştu.
* Ford firması "T" modeli denen otomobili piyasaya sürdü. Bu model, bir at almaya parası yeten herkesin alabileceği ucuzluktaydı. Böylece otomobiller yalnızca zenginlerin oyuncağı olmaktan çıkıp günlük yaşamda kullanılmaya başladılar. Kısa bir süre sonra ilk üretim bandını da devreye sokarak seri üretime geçen ilk firma yine Ford olacaktı.
* Hans Geiger ilk radyasyon dedektörünü, bugün kullandığımız adıyla Geiger sayacını, yaptı. Manchester Üniversitesi'nde Ernest Rutherford'un yardımcılığını yapan Geiger, yaptığı deneylerle Rutherford'un çekirdeğin atomun merkezinde çok küçük bir yer kapladığını anlamasına yardımcı olmuştu.
* Ford firması "T" modeli denen otomobili piyasaya sürdü. Bu model, bir at almaya parası yeten herkesin alabileceği ucuzluktaydı. Böylece otomobiller yalnızca zenginlerin oyuncağı olmaktan çıkıp günlük yaşamda kullanılmaya başladılar. Kısa bir süre sonra ilk üretim bandını da devreye sokarak seri üretime geçen ilk firma yine Ford olacaktı.
1907
* Bertrand Boltwood
radyometrik tarihleme
yöntemini buldu. 1905 yılında
uranyumla başlayan radyoaktif
bozunumların son ürününün
kurşun olduğunu gösteren
bilim adamı, 1907'de
içlerindeki kurşun-uranyum
oranına bakarak bazı kayaçların
yaşını ölçme yöntemini
geliştirdi. Bu yöntem sayesinde
Dünya'nın yaşının tahmin
edilmesinde önemli adımlar
atıldı. Bu yöntem ayrıca
arkeolojide de kullanıldı.
1906
* Lee de Forest,
elektronları salan elektrot (katot)
ile toplayan elektrot (anot)
arasına ızgara adı verilen kafes
biçimli bir üçüncü elektrot
yerleştirerek üç elektrotlu ilk
elektronik lambayı (triyot)
gerçekleştirdi. Izgaraya
uygulanan gerilimin
değiştirilmesiyle katot ile anot
arasındaki elektron akımının
azalıp çoğalması sağlanıyordu.
Böylece de triyot lamba
yükselteç olarak
kullanılabiliyordu. Telsiz
iletişimi ve radyonun
gelişmesinde triyot lambanın
büyük katkısı olmuştur.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)